Salı, Ekim 17, 2006

bugün biraz sakin bir gün kuzucuklarım. o yüzden size kıssadan hisse alacaanız bir kıssam olecek.
efenim,
bir adamcağız var imiş. bu adamcağızın 3 adet oğulu var imiş. ve bir de çok ama çok pek değerli bir taşlı yüzüğü...
oğul sayısı 3 ammaaaa yüzük sayısı bir olduundan bu adamcağız yüzüğün iki kopyasını şeeettirmiş. efenime sööliim yaptırmış. ve oğullarına vermiş sonra da bu dünyadan edebi dünyaya göç eylemiş.
gel zaman git zaman bizim gençler merak içinde kalakalmışlar "acep essah yüzük kimdedir" diye. gidip bir ustasına danışmaya karar vermişler. kuyumcuların en hasına gidip efenim, demişlerki "ey kuyumcular kuyumcusu de hele bize gerçek yüzük hangimizde?" ammmaaaa kuyumcu pek bilge, pek bi düşünür imiş. ve cevabını geciktirmemiş. "evlatlar, hanginiz en güzeli, en doğruyu yapar, en adil olursanız, hanginiz sevgi aşılar barışı sağlar insanları doğruya yöneltirseniz, onun yüzüğüdür gerçek olan" demiş....
zannımca pek bi kıssa olan bu hikayeden bir hisse çıkardıınız umarak yazıma son veriyor ve hepinizi hisseli hisli öpüyorum pek degerli okuyucularım.
GÜLFİDAN

Hiç yorum yok: